neither am i there nor here
all i can do is be me, whoever that is!
Saturday, July 3, 2010
short stories with tragic endings.
the clock was ticking...
and she was waiting by the window...
and the bed was empty...
the clock was still ticking...
but she didn't know what she was waiting for...
then she decided to pack her bag...
to go with only one note left behind...
-Fin-
p.s.: for the great photos thanks to "aimeelikestotakepics"
p.s.2: i used these photos without her permission, sorry...:|
Suskunluğun siyah okyanusundaki cam fanuslu bir dalgıç gibi yaşıyordu insan, kendisini dış dünyaya bağlayan halatın kopmuş olduğunu ve o sessiz derinlikten hiç bir zaman yukarı çekilmeyeceğini ayrımsayan bir dalgıç gibi hatta.. Duracak, görecek, hiçbir şey yoktu,her yerde ve sürekli ve sürekli hiçlikle çevriliydi insan, boyuttan ve zamandan tümüyle yoksun boşlukla...
-Stefan Zweig, Satranç
Friday, July 2, 2010
Wednesday, June 30, 2010
dio"cat"olog.
-hacı bugün hava açıcak gibi görünüyor ha sen ne dersin?
-mrrr...ben kutumdan çıkmam yine de.
-sana kaç kere dedim böyle tepelere çıkma diye!
-ne bağırıyon yea??
- o değil de biz neden yalanıyoruz sürekli hacı?
- eee... bal tutan patisini yalarmış azizim!
Tuesday, June 29, 2010
Monday, June 28, 2010
Sunday, June 27, 2010
Her yaşın kendine göre bir güzelliği yoktu. Emin olduğun, farkında olduğun hiçbir yaşın güzelliği yoktu. Yaş öyle bir şey olacaktı ki, sen bilmeyecektin. Sana yaşını sorduklarında şaşıracaktın, şöyle bir durup hesaplamak zorunda kalacaktın. Yaş günü hediyesi verenlere ajan provokatör gözüyle bakacaktın. "Benim yıllarımı paketlemeyin ulan, bırakın dağınık kalsın." diye bağıracaktın.
Subscribe to:
Posts (Atom)